Free DEMO
menu

Almanya’da ekonomik faaliyet biçimleri – küçük işletmeler (Kleingewerbe)

05.12.2023
Almanya’da ekonomik faaliyet biçimleri – küçük işletmeler (Kleingewerbe)

Almanya’da Kleingewerbe

Bu yazıda Almanya’daki en basit girişimcilik biçimlerinden biri ele alınacaktır. „Küçük işletme“ olarak adlandırılan Kleingewerbe, bir dizi ayrıcalığa sahiptir, bu nedenle çalışma ilkeleri ve şekli hakkında bilgi edinmeye değer.

Bu arada, Almanya’da bir şirkete kaydolmanın sadece Federal Almanya Cumhuriyeti’nde değil, aynı zamanda Avrupa Birliği genelinde bağımsız olarak faaliyet gösterme hakkı verdiğini de hatırlatmakta fayda var.

Doğrudan Almanya’da iş yapma konusuna dönecek olursak, öncelikle Federal Almanya Cumhuriyeti’nde iş yapmanın ne olduğunu tanımlamak gerekir. Bu, kâr elde etmek amacıyla planlanmış, uzun vadeli serbest meslek faaliyeti olarak tanımlanmaktadır. Almanya’daki her ticari faaliyet, ilgili makamlara ve meslek kuruluşlarına kaydedilmelidir. Bu kayıt zorunluluğu, ticari faaliyetin ana faaliyet olarak mı yoksa diğer ekonomik veya mesleki faaliyetlerle birlikte yürütülen bir faaliyet olarak mı değerlendirileceğine bakılmaksızın geçerlidir. Üçüncü taraf bir işletmenin devralınması ve bir şubenin açılmasının da tescil edilmesi gerektiğini lütfen unutmayın.

 

Gewerbe a Kleingewerbe

Almanya’daki en basit iş fırsatlarından biri, giriş bölümünde bahsedilen ve çoğunlukla ticaret, hizmetler ve zanaatlarla ilişkilendirilen Kleingewerbe’dir. Kleingewerbe Lehçe’ye ‚küçük işletme‘ veya ‚küçük faaliyet‘ olarak çevrilebilir. Kleingewerbe ayrı, yasal olarak tanımlanmış bir işletme biçimi değildir ve bu nedenle Alman yasalarında açıkça tanımlanmamıştır. Kleingewerbe’nin özel bir tanımı Alman Ticaret Kanunu’nun (Almanca: Handelsgesetzbuch; HGB) § 1(2) maddesinde bulunabilir.

Kleingewerbe, diğer hususların yanı sıra Alman vergi hukukundaki tercihler nedeniyle bir tür ‚ayırt edicilik‘ kazanmış olan normal bir ticari faaliyettir. Ayrıca, küçük işletme olarak sınıflandırılma koşullarını yerine getiren bir girişimci, Alman Ticaret Kanunu (Handelsgesetzbuch; HGB) hükümlerine veya ticari işletmeler için düzenlemelere (Vorschriften für einen kaufmännisch eingerichteten Geschäftsbetrieb) tabi değildir. Böyle bir girişimci sadece Alman Medeni Kanunu (Almanca: Bürgerliches Gesetzbuch; BGB) ve Alman vergi hukuku (Almanca: Steuerrecht) hükümlerine tabidir. Bununla birlikte, küçük işletme faaliyetinin daha sonraki bir aşamasında girişimci, Alman Ticaret Kanunu’nda (Almanca: Handelsgesetzbuch; HGB) belirtilen tüccar (Almanca: Kaufmann) statüsünün gerekliliklerini karşılamaya başlarsa, ticaret siciline kayıt yaptırmak için uygun bildirim yapılmalıdır.

 

Kimler Kleingewerbe işletebilir?

Sadece gerçek kişiler (Almanca: natürliche Personen) ve sivil ortaklıklar (Almanca: Gesellschaften bürgerlichen Rechts; GbR) küçük işletme işletebilir.

Almanya’da bir işletmeyi (Gewerbe) nasıl kurabilirim?

İlk adım, Almanya’da kurulacak işletmeyi Gewerbeamt (Almanca: Gewerbeamt) olarak adlandırılan kuruma kaydettirmektir. Küçük işletmenin kurulacağı branş özel haklar, lisanslar veya izinler gerektiriyorsa (örneğin otel veya restoran sektöründe), kayıt sahibi ilgili belgeleri yetkililere sunmalıdır. Ticaret Ruhsat Bürosuna (Gewerbeamt) kayıt yaptırmanın, eyalet ve şehre bağlı olarak genellikle 15 ila 70 Euro arasında değişen bir ücrete (Bearbeitungsgebühr) tabi olduğunu lütfen unutmayın. Ayrıca, yukarıda belirtilen kayıt ücretine ek olarak, örneğin ilgili sertifikaların alınması için ek masrafların ödenmesi gerekebileceği unutulmamalıdır.

İkinci adım, kayıt olmak ve ilgili belgeleri Alman vergi dairesine (Finanzamt) sunmaktır. Vergi dairesinde, kayıt yaptıran kişi, kayıtlı ticari faaliyetin tabi olacağı vergi kurallarını belirleyen bir başvuru formu (Fragebogen zur steuerlichen Erfassung) doldurur.

Bir sonraki adım, şirket numarası (Betriebsnummer) almak için ilgili belgeleri Alman İstihdam Bürosuna (Arbeitsamt) sunmaktır. Ancak, bu numaranın yalnızca çalışanların istihdamı için gerekli olduğunu unutmamak önemlidir. Çalışanlar“ aynı zamanda stajyerleri ve çırakları da kapsamaktadır. Bir şirket numarasına (Betriebsnummer) sahip olmak çok önemlidir, çünkü bu sadece istihdam edilen işçilerin sağlık sigortası fonuna (Krankenkasse) bildirilmesine değil, aynı zamanda onlar için sosyal sigorta primlerinin ödenmesine de hizmet eder.
Bir sağlık sigortası şirketi seçmek söz konusu olduğunda, ya devlet sigortasını (Gesätzliche Krankenversicherung) ya da özel sigortayı (Private Krankenversicherung) tercih edebilirsiniz. Devlet sigortası genellikle özel sigortadan daha pahalıdır, ancak örneğin Polonya’da yaşayan aile üyelerinin ek ödeme yapmadan sigortalanmasına izin verir.

Bir sonraki adım, küçük işletmenizi Sanayi ve Ticaret Odası’na (IHK – Industrie- und Handelskammer) veya El Sanatları Odası’na (HWK – Handwerkskammer) kaydettirmektir. Serbest meslekle uğraşmayan, zanaatkar veya çiftçi olarak çalışmayan herkes Sanayi ve Ticaret Odasına üye olmak zorundadır. Uygulamada, Ticaret Ruhsat Bürosuna (Gewerbeamt) kayıt olduktan sonra küçük işletme sahibiyle doğrudan temasa geçen genellikle Sanayi ve Ticaret Odası’nın kendisidir. Öte yandan, zanaatkarlar, kayıtlı küçük işletmelerinin zanaatkarlar sicilinde (Handwerksrolle) yer alıp almadığını belirlemek için Zanaatkarlar Odası (HWK – Handwerkskammer) ile iletişime geçmek zorundadır.

Bir sonraki adım, meslek birliğine (Berufsgenossenschaft) kaydolmaktır. Bu kayıt, işletmenin tescilinden sonraki bir hafta içinde yapılmalıdır.


Kleingewerbe ve KDV ve ekonomik ciro

Giriş bölümünde de belirtildiği üzere, Kleingewerbe, ilgili koşulların yerine getirilmesi halinde belirli vergi ayrıcalıklarından yararlanan normal bir ticari faaliyettir. Söz konusu vergi imtiyazı, Alman Katma Değer Vergisi Kanunu’nun (Almanca: Umsatzsteuergesetz) 19. Bölümü temelinde küçük bir işletmenin KDV muafiyetidir. Ancak, muafiyetin elde edilmesi ve dolayısıyla işletmenin ‚küçük‘ olarak tanınması için iki kriterin birlikte karşılanması gerekmektedir.
Bunlardan ilki, 22.000,- Avro’luk ciro sınırının geçtiğimiz takvim yılında aşılmamış olmasıdır (2019’da bu sınır 17.500,- Avro idi). İkinci kriter ise cari takvim yılında 50.000 Avro ciroyu aşmamaktır. Alman vergi dairesinin (Almanca: Finanzamt) işletmeyi küçük olarak sınıflandırması için yukarıda belirtilen her iki ön koşulun birlikte karşılanması gerekir.

Kleingewerbe ve 50.000 Avro sınırı

Alman Katma Değer Vergisi Kanunu’nun (Umsatzsteuergesetz) 19. maddesi uyarınca, girişimcinin cirosu bir önceki yıl 22.000 Euro’yu aşmamışsa, girişimci, Alman vergi dairesine (Finanzamt) girişimcinin cirosunun cari yılda ne kadar yüksek olmasının beklendiğini güvenilir bir şekilde göstermekle yükümlüdür. Tahmin, beklenen cironun 50.000 Euro’yu aşmayacağını gösteriyorsa, girişimcinin işi sırasında yukarıda belirtilen vergi tercihlerinden yararlanmasını engelleyecek hiçbir şey yoktur.

Not: Bununla birlikte, öngörülemeyen koşullar nedeniyle (örneğin satışlarda ani bir artış veya büyük bir siparişin tamamlanması) cironun yönetmeliklerde belirtilen 50.000 Euro tavanını aştığı ortaya çıkarsa (örneğin 60.000 Euro’luk bir ciro elde edilirse), yürütülen faaliyet için tercihli vergi hükümleri geriye dönük olarak „iptal edilmez“. Bununla birlikte, cirodaki izin verilen sınırın üzerindeki artışın yılın başında öngörülebilir olmaması şartı aranmaktadır.

Kleingewerbe ve yeni ekonomik faaliyet

Ancak yukarıda belirtilenler göz önünde bulundurulduğunda, yeni bir işletme kurulduğunda ve bu nedenle bir önceki takvim yılındaki ciro miktarını göstermek mümkün olmadığında ne olacağı sorusu ortaya çıkmaktadır.

Bu durumda kural, işletmenin ilk yılında elde edilen cironun 22.000,00 Euro’yu geçmemesi gerektiğidir, bu nedenle işletmenin başlangıcında ciro 12 aylık bir süreye dönüştürülür (Alman Katma Değer Vergisi Yasası, yani Umsatzsteuergesetz § 19 (3) cümle 3 ve 4). Uygulamada bu nasıl görünüyor?

Örnek: Bay Stefan, işletmesini 1 Haziran 2020 tarihinde Alman vergi dairesine kaydettirmiştir. Beyannamesinde, Haziran – Aralık döneminde 15.000,- EUR ciro beklediğini belirtmiştir.

Sonuç: Bay Stefan, 2020 yılında 22.000,- Avro’luk yasal tavanı aşacağı için küçük işletme vergisi kurallarına tabi olmayacaktır (yani 15.000,- Avro : 6 ay x 12 ay).

Bu nedenle, beklenen ciroyu ihtiyatlı bir şekilde tahmin etmek en iyisidir.

Kleingewerbe Formları

„Küçük işletmeler“ şahıs şirketi (Almanca: „Einzelunternehmer“) veya ortaklık (Almanca: Gesellschaft bürgerlichen Rechts; GbR) olarak işletilebilir. Şahıs şirketi olarak faaliyet göstermeye karar verirseniz, yükümlülüklerinizden herhangi bir sınırlama olmaksızın, yani tüm mal varlığınızla (unbegrenzte Haftung) sorumlu olduğunuzu bilmelisiniz.

Yasal sınırların aşılması halinde, küçük işletme sahibinin işletme şeklini değiştirmek zorunda olduğu da unutulmamalıdır. Bu durum şahıs şirketlerinin yanı sıra sivil ortaklık şeklindeki faaliyetler için de geçerlidir.

Kleingewerbe’nin avantajları ve dezavantajları

Almanya’da küçük bir işletme sadece vergi avantajları nedeniyle değil, aynı zamanda basitleştirilmiş muhasebe ve gerekli başlangıç sermayesinin olmaması nedeniyle de caziptir. Bu nedenle Kleingewerbe çoğunlukla öğrenciler, emekliler veya genç ebeveynler tarafından bir yan iş olarak yürütülmektedir. Ayrıca genellikle bir iş fikrini pratikte „test etmenin“ bir yolu olarak görülür.
Küçük bir işletmenin yukarıda bahsedilen avantajları, sunulan ürün ve hizmetlerin genellikle rakipler tarafından sunulanlardan daha cazip fiyatlı olduğu anlamına gelir.

Küçük bir işletmeyi yönetmenin dezavantajları arasında, her şeyden önce, ortaya çıkan yükümlülükler için özel varlıklarla sınırsız sorumluluk yer alır. Buna ek olarak, küçük işletmenin şirketi (adı), isme başka bir kelime veya ifade ekleme olasılığı hariç tutulurken, onu yöneten kişinin adıyla sınırlıdır. Faturalandırma konusu da genellikle sorunludur. Yürürlükteki mevzuata göre, Kleingewerbe tarafından düzenlenen faturada, girişimcinin § 19 Umsatzsteuergesetz temelinde KDV’den muaf olduğunu belirten bir not bulunmalıdır. Bir KDV faturasının düzenlenmesi veya düzenlenen faturada hatalı bir giriş yapılması, genellikle işletmenin KDV’ye tabi olmasıyla eşdeğerdir.